6 Mayıs Dünya Astım Günü

6 Mayıs Dünya Astım Günü
6 Mayıs Dünya Astım Günü münasebetiyle Giresun Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Selda Günaydın bilgilendirme yaptı.
Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Selda Günaydın açılaması şu şekilde; “Astım, akciğer içi hava yollarında enfeksiyonlara bağlı olmayan bir tür iltihaplanma nedeniyle hava yolu duvarının daralması sonucu ortaya çıkan kronik bir akciğer hastalığıdır.
Dünyada 350 milyon kişinin astım hastası olduğu, her yıl 400 binden fazla kişinin ölümünün astıma bağlı olduğu bilinmektedir. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan 2023 yılı Ölüm ve Ölüm Nedeni İstatistiklerine göre ise ülkemizde her 1000 ölümden yaklaşık 3’ü astım nedeniyle gerçekleşmiştir.
Astımın belirtileri nelerdir?
Astım; tekrarlayan ve ataklar halinde gelen nefes darlığı, nefes alıp verirken ortaya çıkan hırıltı/hışıltı/ıslık sesi, göğüste baskı hissi ve öksürük gibi belirtilerle kendini gösterir. Astım hastalarının semptomlarının olmadığı dönemleri de vardır.
Doğru tanı için yakınmaların değerlendirilmesinin yanı sıra solunum fonksiyon testlerinin yapılması ve geriye dönüşümlü bu hava yolu darlığının gösterilmesi önemlidir.
Astım tedavi edilebilir mi?
Astım tedavisinin amacı hastalığın yakınmalarının kontrol altına alınması ve hastanın yaşamını normale en yakın şekilde devam ettirmesidir. Hastalığın ağırlığına uygun ilaç tedavilerinin verilmesi; hastanın, verilen tedavileri önerilen şekilde ve doğru teknikle uygulaması; astım tetikleyicilerinden uzak durulması; birlikte seyreden diğer hastalıkların da tedavi edilmesi ile astımın belirtileri kontrol altına alınabilmektedir.
Astım ilaçlarının büyük bir kısmı nefes alma yolu (inhalasyon) ile kullanılan ilaçlardır. Bu ilaçları içeren cihazların (inhaler) önerilen şekilde ve doğru bir teknikle kullanılması tedavinin etkin yapılabilmesi için çok önemlidir.
Astımı kontrol altında tutmak için astımlı hastalar ne yapmalıdır?
Astım kontrolü, kullanılan kontrol edici tedavi ile hastalığın gündüz ve gece yakınmalarının olmaması, kurtarıcı ihtiyacına gerek duyulmaması, günlük aktivitenin rahatça yapılabilmesi ve astım atağı yaşanmaması demektir.
Astım kontrolünü güçleştiren etkenler arasında; ilaçların doğru teknikle ve belirtilen düzende kullanılmaması, solunum yolu enfeksiyonları, allerjenler, sigara dumanı ve kimyasallar gibi tetikleyicilere maruz kalmak sayılabilir.
Yapılan çalışmalar, astımın kontrolünü kolaylaştıran bazı faktörleri ortaya koymuştur. Bu faktörler arasında; tütün ve tütün ürünlerinin kullanılmaması, sağlıklı ve dengeli beslenilmesi, düzenli egzersiz yapılması, obez hastaların kilo vermesi, solunan ortam havasının temiz tutulması ve hastaların, ilaçlarını doktorun önerdiği şekilde kullanması yer almaktadır.
Astımda doğru inhaler kullanımının önemi nedir?
Astım hava yollarını etkilemektedir ve dolayısı ile verilen ilaçların hava yoluna ulaşması gereklidir. İnhaler yolla verilen tedaviler, hava yollarına yani hastalığın olduğu yere doğrudan ulaştırılmaktadır. İnhaler yolla uygulama, astım ilaçlarının çok daha düşük dozlarda ve etkili şekilde verilmesine olanak sağlamaktadır. Düşük doz kullanım, beraberinde çok daha az ilaç yan etkisi anlamına gelmektedir. İnhaler ilaçların bu olumlu sonuçları için doğru şekilde kullanımı da çok önemlidir. Ancak yapılan araştırmalar, pek çok astımlı hastanın, sprey tipi veya kuru toz şeklindeki inhaler cihazını doğru teknikle kullanmadığını göstermiştir. Doğru uygulanmadığında, ilaç, akciğerlere yeterli miktarda ulaşamayacağı için tedavi de etkili olamayacaktır.
Bu nedenle hastaların bu ilaçları nasıl kullanacaklarını bilmeleri, cihazları doğru kullanıp kullanmadıklarını her başvuruda hekime kontrol ettirmeleri çok önemlidir. Bu kapsamda T.C. Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü resmi sitesinde bilgilendirme bronşürleri ve inhaler cihaz kullanımı ile ilgili videolar bulunmaktadır. “