Gazze'de iki yıl süren çatışmaların ardından ateşkes ilan edildi, ancak bölgede gerginlik sürüyor. İsrail, sarı hatlardan çekilse de operasyonları sürecek. Türk askerinin de içinde olduğu uluslararası görev gücü insani yardım için devrede. Batı Şeria'da ise gerilim artıyor.
Haber Giriş Tarihi: 10.10.2025 22:13
Haber Güncellenme Tarihi: 10.10.2025 22:15
Kaynak:
Kapsül
Gazze'de iki yılı aşan savaşın ardından, bugün saat 12.00 itibarıyla ateşkes yürürlüğe girdi. Ancak bu, zaferin değil; yorgun bir halkın, küle dönmüş bir şehrin ve hâlâ tetiğe dokunan ellerin sessizliği.
İsrail ordusu, "sarı hat" olarak tanımladığı bölgelere kısmi çekilmenin tamamlandığını duyurdu.
Ordunun açıklamasında, "acil tehdit olarak değerlendirilen hedeflere yönelik operasyonların süreceği" ifadesiyle, ateşkesin ne kadar kırılgan olduğu da ortaya kondu. Gazze semalarında İsrail'e ait insansız hava araçları hâlâ devriye uçuyor. Sahada top sesleri susmuş olsa da, gökyüzü hâlâ savaşın gölgesini taşıyor.
Gazze halkı yollarda: Yıkıntılar arasında dönüş
Ateşkesin duyurulmasıyla birlikte binlerce Filistinli, Reşid Caddesi üzerinden yürüyerek mahallelerine dönmeye başladı.
Evlerine varanların bir kısmı yıkılmış duvarlar, tanınmaz hale gelmiş sokaklar ve küller içinde kalan aile hatıralarıyla karşılaştı.
Birleşmiş Milletler'in son verilerine göre Gazze Şeridi'ndeki binaların yüzde 78'i tamamen yıkıldı veya ağır hasar gördü.
53,5 milyon ton moloz, Washington DC'nin iki katı büyüklüğünde bir alanı kaplıyor.
Bu yığınların kaldırılabilmesi için 105 kamyonun 21 yıl boyunca kesintisiz çalışması gerekiyor.
Gazze Şeridi'nin yüzde 98,5'i tarıma elverişsiz hale geldi; nüfusun büyük bölümü, şeridin yalnızca yüzde 12'sine sıkışmış çadırlarda yaşıyor.
Uzmanlara göre, yaşam beklentisi son iki yılda 35 yıl birden azaldı.
500 binden fazla insan aşırı açlık çekiyor, çocukların yüzde 15'inden fazlası akut yetersiz beslenme sorunu yaşıyor.
Trump planı ve geri dönüş anlaşması
ABD Başkanı Donald Trump'ın Mısır'da yürüttüğü diplomasi trafiğiyle şekillenen barış planı, 72 saat içinde tüm İsrailli rehinelerin serbest bırakılmasını ve 1.700 Filistinli mahkûmun tahliyesini öngörüyor.
İsrail Güvenlik Kabinesi, ABD planı kapsamında serbest bırakılacak Filistinlilerin listesini onayladı ancak birçok isme çekince koydu. Mervan Barguti, Abbas es-Sayed, Ahmed Saadat ve Sinvar kardeşler bu listede yer almıyor.
İsrail, Hamas'ın taleplerine rağmen Yahya ve Muhammed Sinvar kardeşlerin naaşlarını vermeyi reddetti.
İsrail medyası, özellikle Channel 12, bu kararları "Hamas'ın siyasi zafer elde etmesini engelleme stratejisi" olarak yorumladı.
Ancak aynı yayın kuruluşu şu cümleleri kurmaktan da geri durmadı:
· "Hamas bu savaşa Filistin meselesine yeniden ışık tutmak için girdi. Üzgünüz, çünkü bunu başardı."
Netanyahu: "Henüz bitmedi"
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ulusa sesleniş konuşmasında ateşkesi "zorunlu bir ara" olarak tanımladı.
İsrail Başbakanı "Hamas ensesinde kılıcı hissetmese bu anlaşmaya gitmezdi; o kılıç hâlâ orada." diyerek, operasyonların tamamen sona ermediğinin sinyalini verdi.
Netanyahu ayrıca, "Büyük dostumuz Başkan Trump'ın kurduğu baskı, rehinelerimizin serbest kalmasını sağladı. Ancak İsrail ordusu Gazze'nin derinliklerinde kalmaya devam edecek." sözleriyle, askeri varlığın tamamen çekilmeyeceğini açıkça dile getirdi.
Mahkumlar ve cenazelerin gölgesinde bir takas
İsrail Adalet Bakanlığı, gün içinde 250 Filistinli mahkumun daha salınacağını, bunların 100'ünün Batı Şeria'ya, 5'inin Batı Kudüs'e gönderileceğini duyurdu.
Ayrıca, 360 Filistinlinin cenazelerinin ailelerine teslim edileceği açıklandı.
Hamas ise, 72 saat içinde tüm İsrailli rehineleri serbest bırakma taahhüdünü yineledi.
Bu arada Türkiye'nin de içinde bulunduğu uluslararası görev gücü, Gazze'de kaybolan ölü rehinelerin bulunması için çalışma başlattı.
Türkiye'den açık mesaj: "Barış görevine hazırız"
Milli Savunma Bakanlığı (MSB) kaynakları, ateşkese ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
· "Barışın tesisi ve korunmasında tecrübe sahibi olan Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, kendisine tevdi edilecek her türlü göreve hazırdır."
Ankara, özellikle insani yardım koridorunun denetlenmesi ve yeniden inşa sürecinin gözetimi konularında aktif rol almaya hazır olduğunu vurguladı.
Diplomatik kaynaklar, Türkiye'nin olası barış gücü mekanizmasında "garantör" rolü üstlenebileceğini değerlendiriyor.
Bu iddialara bir ek de ABD merkezli Axios'tan geldi. Axios'un haberine göre Türk askerlerinin de dahil olacağı uluslararası bir görev gücü İsrail'e konuşlanacak ve Gazze'yi izleyecek.
ABD Başkanı Donald Trump, Gazze'deki ateşkesin İsrail tarafından ihlal edilmeyeceğine dair Hamas'a bizzat güvence verdi. Bu güvenceyi garantileyen, Türk subayların da yer alacağı görev gücü İsrail'in anlaşmayı ihlal etmediğinden emin olacak ve ateşkesin uygulanmasını sağlayacak.
Batı Şeria'da tansiyon yükseliyor
Gazze'de ateşkes yürürlüğe girerken, Batı Şeria'da İsrail yerleşimci şiddeti artış gösterdi.
E1 yerleşim planının onaylanması, bölgeyi fiilen ikiye bölerek Filistin devletinin toprak bütünlüğünü imkânsız hale getirme riski taşıyor.
Uzmanlara göre bu plan, siyasi barış görüşmelerinin önündeki en ciddi engel.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
"Ateşkes" tamam, "Barış" belki!
Gazze'de iki yıl süren çatışmaların ardından ateşkes ilan edildi, ancak bölgede gerginlik sürüyor. İsrail, sarı hatlardan çekilse de operasyonları sürecek. Türk askerinin de içinde olduğu uluslararası görev gücü insani yardım için devrede. Batı Şeria'da ise gerilim artıyor.
Gazze'de iki yılı aşan savaşın ardından, bugün saat 12.00 itibarıyla ateşkes yürürlüğe girdi. Ancak bu, zaferin değil; yorgun bir halkın, küle dönmüş bir şehrin ve hâlâ tetiğe dokunan ellerin sessizliği.
İsrail ordusu, "sarı hat" olarak tanımladığı bölgelere kısmi çekilmenin tamamlandığını duyurdu.
Ordunun açıklamasında, "acil tehdit olarak değerlendirilen hedeflere yönelik operasyonların süreceği" ifadesiyle, ateşkesin ne kadar kırılgan olduğu da ortaya kondu. Gazze semalarında İsrail'e ait insansız hava araçları hâlâ devriye uçuyor. Sahada top sesleri susmuş olsa da, gökyüzü hâlâ savaşın gölgesini taşıyor.
Gazze halkı yollarda: Yıkıntılar arasında dönüş
Ateşkesin duyurulmasıyla birlikte binlerce Filistinli, Reşid Caddesi üzerinden yürüyerek mahallelerine dönmeye başladı.
Evlerine varanların bir kısmı yıkılmış duvarlar, tanınmaz hale gelmiş sokaklar ve küller içinde kalan aile hatıralarıyla karşılaştı.
Birleşmiş Milletler'in son verilerine göre Gazze Şeridi'ndeki binaların yüzde 78'i tamamen yıkıldı veya ağır hasar gördü.
53,5 milyon ton moloz, Washington DC'nin iki katı büyüklüğünde bir alanı kaplıyor.
Bu yığınların kaldırılabilmesi için 105 kamyonun 21 yıl boyunca kesintisiz çalışması gerekiyor.
Gazze Şeridi'nin yüzde 98,5'i tarıma elverişsiz hale geldi; nüfusun büyük bölümü, şeridin yalnızca yüzde 12'sine sıkışmış çadırlarda yaşıyor.
Uzmanlara göre, yaşam beklentisi son iki yılda 35 yıl birden azaldı.
500 binden fazla insan aşırı açlık çekiyor, çocukların yüzde 15'inden fazlası akut yetersiz beslenme sorunu yaşıyor.
Trump planı ve geri dönüş anlaşması
ABD Başkanı Donald Trump'ın Mısır'da yürüttüğü diplomasi trafiğiyle şekillenen barış planı, 72 saat içinde tüm İsrailli rehinelerin serbest bırakılmasını ve 1.700 Filistinli mahkûmun tahliyesini öngörüyor.
İsrail Güvenlik Kabinesi, ABD planı kapsamında serbest bırakılacak Filistinlilerin listesini onayladı ancak birçok isme çekince koydu. Mervan Barguti, Abbas es-Sayed, Ahmed Saadat ve Sinvar kardeşler bu listede yer almıyor.
İsrail, Hamas'ın taleplerine rağmen Yahya ve Muhammed Sinvar kardeşlerin naaşlarını vermeyi reddetti.
İsrail medyası, özellikle Channel 12, bu kararları "Hamas'ın siyasi zafer elde etmesini engelleme stratejisi" olarak yorumladı.
Ancak aynı yayın kuruluşu şu cümleleri kurmaktan da geri durmadı:
· "Hamas bu savaşa Filistin meselesine yeniden ışık tutmak için girdi. Üzgünüz, çünkü bunu başardı."
Netanyahu: "Henüz bitmedi"
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ulusa sesleniş konuşmasında ateşkesi "zorunlu bir ara" olarak tanımladı.
İsrail Başbakanı "Hamas ensesinde kılıcı hissetmese bu anlaşmaya gitmezdi; o kılıç hâlâ orada." diyerek, operasyonların tamamen sona ermediğinin sinyalini verdi.
Netanyahu ayrıca, "Büyük dostumuz Başkan Trump'ın kurduğu baskı, rehinelerimizin serbest kalmasını sağladı. Ancak İsrail ordusu Gazze'nin derinliklerinde kalmaya devam edecek." sözleriyle, askeri varlığın tamamen çekilmeyeceğini açıkça dile getirdi.
Mahkumlar ve cenazelerin gölgesinde bir takas
İsrail Adalet Bakanlığı, gün içinde 250 Filistinli mahkumun daha salınacağını, bunların 100'ünün Batı Şeria'ya, 5'inin Batı Kudüs'e gönderileceğini duyurdu.
Ayrıca, 360 Filistinlinin cenazelerinin ailelerine teslim edileceği açıklandı.
Hamas ise, 72 saat içinde tüm İsrailli rehineleri serbest bırakma taahhüdünü yineledi.
Bu arada Türkiye'nin de içinde bulunduğu uluslararası görev gücü, Gazze'de kaybolan ölü rehinelerin bulunması için çalışma başlattı.
Türkiye'den açık mesaj: "Barış görevine hazırız"
Milli Savunma Bakanlığı (MSB) kaynakları, ateşkese ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
· "Barışın tesisi ve korunmasında tecrübe sahibi olan Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, kendisine tevdi edilecek her türlü göreve hazırdır."
Ankara, özellikle insani yardım koridorunun denetlenmesi ve yeniden inşa sürecinin gözetimi konularında aktif rol almaya hazır olduğunu vurguladı.
Diplomatik kaynaklar, Türkiye'nin olası barış gücü mekanizmasında "garantör" rolü üstlenebileceğini değerlendiriyor.
Bu iddialara bir ek de ABD merkezli Axios'tan geldi. Axios'un haberine göre Türk askerlerinin de dahil olacağı uluslararası bir görev gücü İsrail'e konuşlanacak ve Gazze'yi izleyecek.
ABD Başkanı Donald Trump, Gazze'deki ateşkesin İsrail tarafından ihlal edilmeyeceğine dair Hamas'a bizzat güvence verdi. Bu güvenceyi garantileyen, Türk subayların da yer alacağı görev gücü İsrail'in anlaşmayı ihlal etmediğinden emin olacak ve ateşkesin uygulanmasını sağlayacak.
Batı Şeria'da tansiyon yükseliyor
Gazze'de ateşkes yürürlüğe girerken, Batı Şeria'da İsrail yerleşimci şiddeti artış gösterdi.
E1 yerleşim planının onaylanması, bölgeyi fiilen ikiye bölerek Filistin devletinin toprak bütünlüğünü imkânsız hale getirme riski taşıyor.
Uzmanlara göre bu plan, siyasi barış görüşmelerinin önündeki en ciddi engel.
Yıkıntıların arasında umut
Bugün, Gazze'nin sokaklarında ellerinde çocuklarının fotoğraflarıyla yürüyen insanlar, yıkıntıların arasında barışın kırıntılarını arıyor.
İki yıl süren savaş, bir neslin geleceğini yok etti; ama hâlâ bazıları, barışın yeniden inşa edilebileceğine inanıyor.
Bir Filistinli kadın, AA muhabirine şunları söylüyor:
· "Evimiz yok, ama hâlâ birbirimizi bulabiliyoruz. Belki barış da böyle başlar."
Kaynak: Kapsül
En Çok Okunan Haberler