Hava Durumu

#Kapsül Haber Ajansı

giresunsonhaber - Kapsül Haber Ajansı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kapsül Haber Ajansı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Şanlıurfa’da Kaçak Elektrik Denetimleri Sıklaştırıldı: Bir Haftada 2 bin 626 Abone Tespit Edildi  Haber

Şanlıurfa’da Kaçak Elektrik Denetimleri Sıklaştırıldı: Bir Haftada 2 bin 626 Abone Tespit Edildi 

Dicle Elektrik, Şanlıurfa'da soğuk hava şartlarının artışıyla birlikte artan kaçak elektrik kullanımıyla ilgili denetimlerini teknoloji desteğiyle yoğunlaştırdı. Son haftada sadece 15 mahallede yapılan incelemelerde, 2 bin 626 abonenin ısınma amaçlı kaçak elektrik kullandığı tespit edildi. Şirket yetkilileri, kaçak kullanımın şebekeye aşırı yük bindirdiğini ve arızalara yol açtığını vurgulayarak, "Kaçakla mücadelemiz sürecek" mesajı verdi. Kesintisiz ve kaliteli enerji dağıtımı amacıyla faaliyetlerine devam eden Dicle Elektrik, soğuk havaların etkisiyle artan kaçak elektrik kullanımıyla mücadele için sahadaki kontrollerini hızlandırdı. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde sorumlu oldukları illerde kaçak kullanımı önlemek için kapsamlı denetimler yapan Dicle Elektrik, Şanlıurfa'da son bir haftada 2 bin 626 abonenin kaçak elektrik kullandığını saptadı. Yapay zeka destekli analizler, dron gözetimleri ve jandarma destekli sahadaki ekiplerle yapılan çalışmalar özellikle kırsal alanlarda yoğunlaştırıldı. Kaçak elektrik diğer abonelerin hizmet kalitesini etkiliyor Dicle Elektrik yetkilileri, soğuk havaların etkisiyle özellikle ısınma amaçlı kaçak elektrik kullanımlarının tekrar arttığını ifade etti. Yetkililer, "Kaçak elektrik yasa dışı olmanın yanı sıra şebeke dengesini bozarak arızalara neden oluyor. Bu durumdan en fazla etkilenenler ise faturalarını düzenli ödeyen ve yasal yollarla elektrik kullanan abonelerdir. Bu adaletsizliğe karşı tüm olanaklarımızla mücadele ediyoruz" dedi. Yapay zeka destekli tespit, jandarma destekli kontrol Dicle Elektrik, sahada yürütülen projelerde teknolojik yeniliklerden yoğun biçimde yararlanıyor. Kaçak elektrik kullanımının yaygın olduğu alanlar yapay zeka ile analiz edilip kontrol ediliyor. Şanlıurfa'nın Eyyübiye, Haliliye ve Karaköprü ilçelerine bağlı 15 kırsal mahallede yapılan denetimlerde sadece kırsalda 140 abonenin kaçak elektrik kullandığı belirlendi. İl genelinde ise bu sayı 2 bin 626'ya ulaştı. "Kaçak elektrikle mücadelede kararlıyız" Dicle Elektrik, kırsal ve şehir merkezlerindeki denetimlerin artırıldığına dikkat çekerek şu açıklamayı yaptı: "Yapay zeka destekli analizlerle en doğru noktaları tespit ediyor, ekiplerimizi bu bölgelere yönlendiriyoruz. Kaçak elektrikle mücadelede kararlıyız. Kesintisiz enerji hedefimize ulaşmak amacıyla teknolojik çözümlerden faydalanmayı sürdüreceğiz." Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

ABD’li Uzmanlardan SARSILMAZ’a Tam Not: SAR9 Serisi Zirvede Haber

ABD’li Uzmanlardan SARSILMAZ’a Tam Not: SAR9 Serisi Zirvede

Türkiye'nin savunma sektörü liderlerinden SARSILMAZ, ABD'deki iş ortağı SAR USA ile bu hafta Amerikan atıcılık medyasının üç prestijli yayınına girerek önemli bir başarı elde etti. Bu hareket, şirketin uluslararası alanda yükselen profilini ve global medya platformlarındaki etkisini bir kez daha ortaya koydu. ABD'nin en büyük sivil silah pazarına olan artan ilgi, SARSILMAZ mühendisliğine olan güveni daha da artırıyor ve markanın pazar payını genişletmesine yönelik sağlam bir temel oluşturuyor. Guns & Ammo'da Kapak: SAR9 SOCOM Compact Amerikan atıcılık dünyasının en saygın yayınlarından biri olan Guns & Ammo, bu ay kapağına SAR9 SOCOM Compact modelini taşıdı. Yayında modelin tasarımı, teknik özellikleri ve performans değerlendirmeleri detaylı bir şekilde incelendi. SAR9 SOCOM Compact, modern tabanca kategorisindeki önde gelen modellerden biri olarak tanımlandı. American Rifleman: "Haftanın Tabancası" SAR9 SC Gen3 Haftanın ikinci büyük medya başarısı American Rifleman dergisinden geldi. Yayın, SAR9 SC Gen3 modelini "Haftanın Tabancası" olarak seçti. Derginin yayınladığı video analiz, tabancanın kompakt yapısı, ergonomisi ve üstün performansına dikkat çekti. Video kısa sürede sosyal medya kanallarında geniş bir kitleye ulaşarak önemli bir etki yarattı. RECOIL: SAR9 Ailesine Kapsamlı Teknik Analiz Aynı hafta ABD'nin prestijli yayınlarından biri olan RECOIL, SAR9 serisine dair kapsamlı bir değerlendirme yayımladı. Ateşli silahlar, taktik ekipmanlar ve atıcılık kültürü üzerine uzmanlaşmış olan RECOIL'in değerlendirmesi, SARSILMAZ'ın ürün çeşitliliğini, mühendislik yetkinliğini ve kullanıcı odaklı tasarım yaklaşımını öne çıkardı. 140 Yıllık Miras ile Küresel Büyüme Bu üçlü medya görünürlüğü, SARSILMAZ’ın ABD pazarındaki marka bilinirliğini artırmakla kalmadı, aynı zamanda Türk savunma sanayi ürünlerinin uluslararası alandaki rekabet gücüne güçlü bir destek sağladı. 1880'den bu yana faaliyet gösteren SARSILMAZ, Türkiye'nin en büyük özel silah üreticilerinden biri olarak hem askeri hem de sivil alanda geniş bir ürün yelpazesine sahip. ABD'deki temsilcisi SAR USA, Miami merkezli yapısıyla SARSILMAZ markasını Amerikalı tüketicilerle buluşturuyor ve şirketin global büyüme stratejisinde önemli bir rol üstleniyor. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

PTT, 185. Kuruluş Yıl Dönümünde Geleceğe Nefes Oluyor! Haber

PTT, 185. Kuruluş Yıl Dönümünde Geleceğe Nefes Oluyor!

Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi (PTT AŞ), Türkiye’nin en köklü kurumlarından biri olarak, kuruluşunun 185. yılı vesilesiyle Ankara'nın Bala ilçesinde düzenlediği etkinlikte 4 bin 185 fidanı toprakla buluşturarak geleceğe kalıcı bir hediye bıraktı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı çatısı altında faaliyet gösteren PTT AŞ, hayatı kolaylaştıran hizmetleriyle milyonlarca insana ulaşmayı hedefliyor ve bu yıl 185. yaşını kutluyor. Posta, kargo, lojistik, finans ve e-ticaret alanlarındaki geniş hizmet seçenekleri, teknik yeniliklerle entegre edilen yapısı ve ülke çapındaki yaygın hizmet ağı ile PTT AŞ, hem gündelik yaşamın ayrılmaz bir parçası olarak kalmayı sürdürüyor hem de sosyal fayda yaratan projeleriyle dikkat çekiyor. Orman Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen ağaçlandırma projelerine aktif olarak katkı veren PTT AŞ, gerçekleştirdiği PTT 185. Kuruluş Yıl Dönümü Hatıra Ormanı fidan dikme etkinliği ile toplum genelinde farkındalık oluşturmayı amaçlıyor. 185. kuruluş yılına özel olarak anlamlı bir girişimde bulunan PTT AŞ, Türkiye'deki orman varlığına katkı sağlamak amacı ile Bala ilçesinde düzenlenen etkinlikte 4 bin 185 fidanı toprakla buluşturdu. PTT AŞ Genel Müdürü Dr. Hakan Gülten, bu etkinliğe katılarak fidan dikimi sürecine doğrudan destek verdi. PTT AŞ GENEL MÜDÜRÜ DR. HAKAN GÜLTEN, PTT AŞ’NİN ÇEVREYE DUYARLI TUTUMUNU BELİRTTİ PTT AŞ Genel Müdürü Dr. Hakan Gülten, etkinlikte yaptığı konuşmada, PTT'nin sunduğu hizmetlerin yanı sıra, topluma katkı sağlayan projelerle de başarıya ulaştığını vurguladı. Çevresel yükümlülüklerin ve toplumsal dayanışmanın her zamankinden önem taşıdığını belirten Gülten, gerçekleştirilen fidan dikme etkinliğinin hem PTT ailesinin birlik duygusunu güçlendirdiğini, hem de ekolojik zorluklara anlamlı bir farkındalık sağladığını dile getirdi. Gülten, ayrıca Orman Genel Müdürlüğü’nün verdiği destekle etkinliğin daha da değer kazandığını ifade ederek, Bala Kaymakamı Ali Yıldırım’a ve Orman Genel Müdür Yardımcısı Muhammed Salih Çetiner’e etkinliğe verdikleri katkılar için teşekkürlerini sundu. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Dev Maden Şirketinin Bursa Planı Suya Düştü! Resmen İptal Edildi... Haber

Dev Maden Şirketinin Bursa Planı Suya Düştü! Resmen İptal Edildi...

Bursa'nın Mustafakemalpaşa ilçesinde BG Maden tarafından planlanan krom ocağı kapasite artışı ve cevher hazırlama tesisi projesinin ÇED süreci, başvuru dosyasındaki eksikliklerin yasal süre içinde tamamlanmaması nedeniyle son buldu. Bursa'nın Mustafakemalpaşa ilçesine bağlı Çiviliçam, Ömeraltı, Osmaniye, Yenikızılelma ve Karaköy Mahalleleri'ni kapsayan alanda, BG Maden San. ve Tic. A.Ş. tarafından planlanan "Krom Ocağı Kapasite Artışı ve Cevher Hazırlama İlavesi" projesi sonlandırıldı. Projenin ÇED süreci, dosyadaki teknik yetersizlikler nedeniyle nihai olarak sona erdi. Yaklaşık 97 milyon TL'lik yatırım bedeline sahip projenin ÇED başvuru dosyası, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'na sunulmasının ardından iki kez iade edilmesine rağmen eksiklikler giderilmedi. İKİ KERE GERİ GÖNDERİLDİ 6 Ekim'de bakanlığa sunulan dosya, ÇED genel formatına uygun olmadığı gerekçesiyle 2 gün sonra 8 Ekim'de geri gönderildi. ÇED Danışmanlık firması tarafından 6 Kasım'da tekrar sunulan dosyanın eksiklikleri giderilmediği tespit edilerek 7 Kasım'da bir kez daha geri gönderilme kararı alındı. RESMEN BİTTİ Bakanlık, iki kez geri gönderilmesine rağmen yasal sürede eksikliklerin tamamlanmadığını gerekçe göstererek, Mustafakemalpaşa'daki krom ocağı projesine ilişkin ÇED sürecini resmen sona erdirme kararı aldı. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Kraliçe Arıyı Uzun Yaşatan Arı Sütü, İnsanlar için de Sağlık Kalkanı Haber

Kraliçe Arıyı Uzun Yaşatan Arı Sütü, İnsanlar için de Sağlık Kalkanı

Fitoterapi alanında dünya çapında tanınan Fransız Arkopharma, kış aylarında bağışıklık sistemini desteklemek amacıyla geliştirdiği Royal Jelly Immunity Plus ürününde arı sütü, propolis, ekinezya ve polen kullanıyor. Bu ürün, direnci artırıcı etkileri ile biliniyor. Diğer arı sütlerinden ayıran en önemli özelliği, birinci sınıf arı sütü kullanılarak formüle edilmiş olmasıdır. "Süper gıda" tanımına girenler Arı sütü, işçi arıların tükürük bezlerinden salgılanan bir madde olup kraliçe arı ve larvaların beslenmesinde kullanılır. %65'i su olan bu madde, protein, lipitler, çeşitli amino asitler, A, E, C ve D vitaminleri ve bol miktarda demir ve kalsiyum gibi mineraller içerir. Dolayısıyla insanlar için de oldukça besleyici bir gıda olarak kabul edilir. Arı kovanlarını koruyan propolis, insan sağlığı için de güçlü bir kalkan görevi görür. Royal Jelly Immunity Plus, Brezilya kaynaklı bir tür olan "tarla biberiyesi" kullanılarak elde edilen yeşil propolisin yanı sıra, genellikle Avrupa kavak tomurcuklarından elde edilen kahverengi propolis içermektedir. Bu propolis türü, kovanların "doğal kalkanı" olarak bilinir. Royal Jelly Immunity Plus’ın nitelikleri Organik arı sütü içeriği sayesinde doğal bir antibiyotik görevi üstlenir. Antibakteriyel ve antiviral etkileri vardır. Vücudun direncini artırır. Üst solunum yollarını destekler. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Ruh halini iyileştirmeye katkı sağlar. Kolesterol ve kan şekeri seviyelerinin düzenlenmesine yardımcı olabilir. Arkopharma’nın sürdürülebilirlik anlayışı Doğaya olan borcunu ödemek - Arıcıdan nihai ürüne kadar üst düzey izlenebilirliği sağlamak, - İyi hayvancılık uygulamaları ve ölüm oranlarını izleyerek yaklaşık 100 milyon arının korunması, - Yem bölgesi çevresindeki kimyasal ve elektromanyetik kirliliği sınırlandırarak İç Moğolistan'daki 150 km2'lik koruma alanının korunmasına katkıda bulunmak, - Arı kovanlarının 20 km yarıçapında toprak, hava ve su kalitesini izlemek, - Yerel arıcılara ve 3440 kovana etik bir tüzük aracılığıyla uzun vadeli destek vermek. Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Tüketicilerin Yüzde 64’ü Büyük İndirim Günleri Dışında da Alışveriş Yapıyor Haber

Tüketicilerin Yüzde 64’ü Büyük İndirim Günleri Dışında da Alışveriş Yapıyor

İndirim sezonları, yılbaşı hazırlıkları ve okula dönüş dönemi alışveriş hızı artırsa da tüketimin sadece kısa süreli kampanyalarla sınırlı olmadığını görüyoruz. Yapılan araştırmalara göre, tüketicilerin yüzde 64’ü büyük indirim günleri haricinde de alışveriş yapmaya devam ediyor. Harcamalar çeyrek boyunca dengeli bir şekilde dağılım gösteriyor; Ekim'de yüzde 26, Kasım'da yüzde 37 ve Aralık'ta yüzde 38 oranında gerçekleşiyor. TikTok’un yeni araştırması, Türkiye’deki alışveriş alışkanlıklarının değişimini gözler önüne seriyor. TikTok Marketing Science Türkiye tarafından gerçekleştirilen bu araştırma, platformun alışveriş sürecinin her aşamasında eşsiz bir etki yarattığını ortaya koyuyor. Türkiye’de medya kanalları, e-postalar ve hatta ağızdan ağıza iletişim dahil ürün keşiflerinin yüzde 15’i TikTok üzerinden sağlanıyor. Türkiye’de alışveriş sadece kısa vadeli indirim dönemlerinden oluşmuyor Araştırma, yılın dördüncü çeyreğinin, Türkiye'de hem alışveriş hem de kültürel hareketliliğin doruk noktası olduğunu gösteriyor. Küresel indirim günleri, yılbaşı hazırlıkları, okul dönemi ve sosyal etkinliklerle birleşerek markalar için en yoğun sezonu oluşturuyor. Bununla birlikte, bu dönem sadece kısa süreli kampanyalarla sınırlı değil. Tüketicilerin yüzde 64’ü, büyük indirim günlerinin dışında da alışveriş yapıyor. Harcamalar çeyrek dönem boyunca dengeli bir şekilde yayılıyor; Ekim’de yüzde 26, Kasım’da yüzde 37 ve Aralık’ta yüzde 38 oranında gerçekleşiyor. Keşfi alışverişe dönüştürüyor Kullanıcıların yüzde 55’i TikTok’ta izledikleri videolardan sonra plansız veya ani kararlarla alışverişe yöneldiklerini ifade ediyor. Platform, sadece ürün tanıtımının ötesine geçerek, satın alma kararlarını tetikleyen bir keşif alanı haline geldi. Türkiye’de kullanıcıların yüzde 95’i #Sizinİçin sayfasını "alışverişin başlangıç noktası" olarak tanımlıyor ve yüzde 84’ü TikTok’un onlara ne alacaklarını gösterdiğini belirtiyor. Reklamlar deneyimin doğal bir parçası Türkiye'deki kullanıcıların yüzde 80’i TikTok’ta reklam görmeye diğer platformlara kıyasla daha açık olduklarını belirtirken, yüzde 76’sı markalı içerikleri daha güvenilir buluyor ve yüzde 78’i reklam izlemekten keyif aldığını ifade ediyor. Bu bulgular, TikTok reklamlarının kullanıcı deneyiminin ayrılmaz bir parçası haline geldiğini gösteriyor. “TikTok, markalar için çarpan etkisi oluşturuyor” TikTok Türkiye, Orta ve Güney Asya Küresel İş Çözümleri Lideri Barış Aldanmaz, araştırma sonuçlarını şu şekilde değerlendirdi: “TikTok, tüketici yolculuğunun her anında etkin bir rol oynuyor. Keşif, satın alma ve sonrası marka sadakati artık aynı ekosistemin bileşenleri. Türkiye’de, yaratıcılığın, kültürün ve ticaretin kesiştiği noktada TikTok, markalar ve tüketiciler arasındaki bağı yeniden tanımlıyor, markalar içinse çarpan etkisi yaratıyor. Türkiye’deki kullanıcıların keşif odaklı alışveriş davranışlarını hızlıca benimsediğini gözlemliyoruz. Bu durum, markalar için erken temas ve sürekli etkileşimle büyüme fırsatlarını artırıyor.” Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

Yapay Zekâ, Üretkenliğin Yanında Sahteciliği de Kolaylaştırıyor! Haber

Yapay Zekâ, Üretkenliğin Yanında Sahteciliği de Kolaylaştırıyor!

Üsküdar Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Yazılım Mühendisliği (İngilizce) Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Kristin Surpuhi Benli, yapay zekâ ile ses ve görüntü üretim teknolojilerini mercek altına aldı. "Deepfake" teknolojisi nedir? Genel anlamda "deepfake" teknolojisi olarak anılan yapay zekâ destekli ses ve görüntü üretiminden bahseden Dr. Öğr. Üyesi Kristin Surpuhi Benli, "'Deepfake' terimi, 'deep learning' (derin öğrenme) ve 'fake' (sahte) kelimelerinin bir araya gelmesiyle oluşmuştur. Bu teknoloji, yüz tanıma, ses ve görüntü işleme gibi alanlarda kullanılan derin öğrenme algoritmaları ile gerçeğe oldukça yakın sahte video, ses ve görüntüler üretir." dedi. Kötü amaçlarla kullanılabiliyor Deepfake teknolojisinin bir kişinin yüzünü, mimiklerini veya sesini taklit edebileceğine işaret eden Dr. Öğr. Üyesi Kristin Surpuhi Benli, "Bu teknolojiyle gerçekte olmayan bir konuşma ya da olay gerçekmiş gibi gösterilebilir. Bu teknoloji yaratıcılıkla kullanılabildiği gibi, kötü niyetli kişilerin dezenformasyon yayması veya dolandırıcılık yapması için de kullanılabilir." diye belirtti. Sahte haber üretimi mümkün Yapay zeka ile üretilen video ve ses içeriklerinin günümüzde sinema, eğitim, reklam, oyun ve medya gibi birçok alanda yaygın olarak kullanıldığını söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Kristin Surpuhi Benli, "Reklamlar, uzaktan eğitimler, dijital oyun karakterleri, sanal haber spikerleri ve farklı dillerdeki içerikler bu teknoloji sayesinde hızla ve düşük maliyetle hazırlanmakta. Ancak bu teknolojiler sahte haberler, dolandırıcılık ve bilgi kirliliği için de istismar edilebilir." açıklamasında bulundu. Deepfake videoların bu denli inandırıcı olmasının nedeni nedir? Deepfake videoların etkileyici derecede inandırıcı olmasının arkasında, yapay zeka ve özellikle derin öğrenme modellerinin görüntü ve ses üretimindeki benzersiz ayrıntı ve gerçekçilik seviyesi yer aldığını ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Kristin Surpuhi Benli, "Yüz ifadeleri, göz kırpma, ışıklandırma ve ten dokusu gibi detaylar artık çok daha doğal biçimde taklit edilebiliyor. Ses klonlama teknolojileri ise konuşma ritmi ve tonlamayı başarıyla kopyalayabiliyor. Görüntü ve ses kalitesindeki bu gelişmeler, sahte içerikleri giderek daha inandırıcı hale getiriyor ve bu da bunların tanınmasını zorlaştırıyor." dedi. Dijital çağda “gerçeklik” kavramı dönüşüyor Yapay zeka, deepfake ve benzeri teknolojilerle beraber dijital çağda “gerçeklik” kavramının büyük bir değişim geçirdiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Kristin Surpuhi Benli, "Artık gördüğümüz, duyduğumuz, hatta okuduğumuz şeylerin gerçek olup olmadığını sorgulamamız gerekiyor. Bu durum bilgiye erişimde daha fazla şüpheciliği getirirken, doğruluğu ve güvenilirliği teyit edecek yeni yöntemlere ve etik standartlara gereksinimi artırıyor." dedi. Deepfake videoların ayırt edici özellikleri nelerdir? Bir görüntünün veya sesin yapay zeka ürünü olup olmadığını belirlemek amacıyla kullanılan tekniklerin giderek geliştiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Kristin Surpuhi Benli, “Bu süreçler; görüntü işleme, ses analizi ve makine öğrenmesi yöntemlerine dayanmaktadır. Görsellerde yüz ifadeleri ve mimikler analiz edilerek sahte içerik belirlenmeye çalışılır. Deepfake videolarında göze çarpan bazı ayırt edici özellikler şunlardır; doğal olmayan göz kırpmalar, ağız hareketleri ile sesin uyumsuzluğu, ten rengi geçişlerinin yapaylığı, ışık yansımalarının doğal olmaması, saç ve kenar detaylarındaki bozulmalar. Ses analizinde ise frekans spektrumu, vurgu, tonlama ve nefes alma detayları ön plandadır. Ayrıca, özelleştirilmiş derin öğrenme modelleri de sahte içeriklerin tespitinde etkin bir biçimde kullanılıyor.” İleri düzey deepfake teknolojileri; mimiklerden göz hareketlerine kadar başarılı Günümüzde yapay zekâ ile üretilen görüntü ve seslerin, genellikle insan gözü ve kulağının fark edemeyeceği kadar gerçekçi hale geldiğini ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Kristin Surpuhi Benli, "Dikkatli bir incelemeyle bazen yapaylıklar sezilebilir ancak, yüz ifadelerinin doğallıktan uzak olması, göz hareketlerindeki tutarsızlık ya da sesin mekanik tınısı gibi küçük farklar giderek azalmaktadır. Özellikle ileri düzey deepfake teknolojileri; mimiklerden göz hareketlerine, ses tonundan nefes alma düzenine kadar birçok detayı yüksek başarıyla taklit edebilmekte. Bu nedenle kısa süreli veya düşük çözünürlüklü sahte içerikler, genelde gerçekmiş gibi algılanmakta." dedi. Videonun paylaşıldığı hesabın güvenilirliği değerlendirilmeli Sosyal medyada paylaşılan bir videonun doğruluğunu sorgulamak için bireylerin öncelikle içeriğin kaynağını araştırmaları gerektiğini vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Kristin Surpuhi Benli, sözlerini şöyle tamamladı: “Videonun yayımlandığı hesabın güvenilirliği değerlendirilmeli, içeriğin resmi ya da tanınmış kaynaklardan yayımlanıp yayımlanmadığı kontrol edilmelidir. Aynı olaya dair farklı kaynaklardan gelen videolar veya haberlerle karşılaştırmak içeriğin doğrulaması açısından faydalıdır. Ayrıca videodaki ses ve görüntü arasındaki tutarsızlıklar dikkatlice analiz edilmelidir. Tüm bunlara ek olarak, yapay zekâ destekli tespit araçları da sahte içeriklerin belirlenmesine yardımcı olur.” Kaynak: (KAHA) Kapsül Haber Ajansı

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.